Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGITAY CEZA GENEL KURULU


Ceza Genel Kurulu 2009/8-28 E., 2009/125 K.

Ceza Genel Kurulu 2009/8-28 E., 2009/125 K.
RUHSATSIZ SİLAH TAŞIMAK

5083 S. TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNİN PARA BİRİMİ HAKK... [ Madde 2 ]
5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 50 ]
5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 62 ]
5252 S. TÜRK CEZA KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ ... [ Madde 5 ]
5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 321 ]
5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 322 ]
5275 S. CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA ... "KANUN NO" - "R.G.NO" - "YAYIM TARİHİ"
5335 S. BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞ... [ Madde 22 ]
6136 S. ATEŞLİ SİLAHLAR VE BIÇAKLAR İLE DİĞER ALETLER H... [ Madde 13 ]
"İçtihat Metni"

Sanık B...Y...’ın, 09.04.2005 tarihinde işlediği ruhsatsız silah taşımak suçundan 6136 sayılı Yasanın 13/1, 5237 sayılı TCY’nın 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 412 YTL adli para cezasıyla cezalandırılmasına,

5237 sayılı TCY’nın 50/1-a maddesi uyarınca verilen hapis cezasının günlüğü takdiren suç tarihi itibariyle 16.51 YTL’den paraya çevrilerek neticeten 4953 YTL adli para cezasıyla cezalandırılmasına,

TCY’nın 52/4. maddesi gereğince hapisten çevrilen 4953 YTL adli para cezasının birer ay ara ile 10 eşit taksitte tahsiline, taksitlerden birinin süresinde ödenmemesi halinde geri kalan miktarın tamamının sanıktan tahsiline ve ödenmeyen para cezasının hapis cezasına çevrilmesine,

TCY’nın 54/1. maddesi uyarınca suç konusu olan tabanca, şarjörü ve 3 adet merminin zoralımına ilişkin, T....1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 15.07.2005 gün ve 339-610 sayılı hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosyayı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesince 08.03.2007 gün ve 5427-1795 sayı ile;

“1- 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanunun 5/2. madde ve fıkrası hükmü gözardı edilerek sanığa 6136 sayılı Yasanın 13/1. madde ve fıkrası uyarınca hükmolunan temel adli para cezasının 450 yerine 495 YTL olarak fazla tayini,

2- 01.05.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5335 sayılı Yasanın 22. maddesi ile 5083 sayılı Yasanın 2. maddesine eklenen fıkra hükmü karşısında, sanığa para cezası tayin edilirken, her aşamada ‘

‘bir’ Yeni Türk Lirası küsurunun atılması zorunluluğu gözetilmeden, hapis cezasının paraya çevrilmesi sırasında bir günün 12 YTL yerine 16,51 YTL’den paraya çevrilmesi suretiyle sanığa fazla ceza tayini,

Bozmayı gerektirdiğinden hükmün CMUK’nun 321. maddesi gereğince bozulmasına, ancak bu aykırılığın CMUK’nun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkında 6136 sayılı Yasanın 13/1, 5237 sayılı TCK’nun 62 ve 50. madde ve fıkraları uyarınca tayin edilen sonuç ağır para cezasının 3975 Yeni Türk Lirası adli para cezası olarak ifadesi suretiyle”

” düzeltilerek onanmıştır.

Hükmün bu suretle kesinleştirilip infaza verilmesinden sonra, 5728 sayılı Yasanın yürürlüğe girmesi nedeniyle sanığın durumu Yerel Mahkemece yeniden ele alınmış ve dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 22.05.2008 günlü ek karar ile CYY’nın 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiş, bu karara sanık tarafından yapılan itiraz ise T...Ağır Ceza Mahkemesince 07.07.2008 tarihinde red edilmiştir.

Yargıtay C.Başsavcılığı ise, 02.02.2009 gün ve 261245 sayı ile;

“Suç tarihi itibariyle 765 sayılı TCK’nun 59 ve 647 sayılı Yasanın 4. maddesinin, (sonuç para cezası dikkate alınarak) sanık lehine olduğu kabul edilerek uygulandığı ve sonuç para cezasının bu doğrultuda belirlendiği, ancak bu husus bozma nedeni yapılmadan, sehven 6136 sayılı Yasanın 13/1, 5237 sayılı TCK’nun 62 ve 50. maddeleri yazılmak suretiyle hükmün düzeltilerek onanmasına karar verildiği, ayrıca infazda sanığa hükmedilen hapis cezasından çevrilen para cezasının ödenmemesi durumunda 5237 sayılı TCK’nun 50, 52 ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106. madde ve fıkraları gereğince, hapsin paraya çevrilmesindeki usul ve esaslar dikkate alınarak ‘

‘ödenmeyen kısma karşılık gelen gün’ miktarınca yani 10 ay hapis cezasına dönüştürülerek infaz edilmesi gerekeceği, aynı durumda 765 sayılı TCK’nun ve 647 sayılı Kanunun 5. maddesinin uygulanması halinde para cezasının 1 gün karşılığı 100 Türk Lirası olarak 1 ay 6 gün hapis cezasına dönüştürülerek infaz edileceğinden, bu durumun sanığın lehine olduğu anlaşıldığından düzeltilerek onama kararının kaldırılması gerektiği sonucuna varılmıştır”

” görüşüyle itiraz yasa yoluna başvurarak Özel Daire kararının kaldırılmasına ve Yerel Mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

CEZA GENEL KURULU KARARI

Özel Daire ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasındaki uyuşmazlık, 01 Haziran 2005 tarihinden önce işlenen ve dosya kapsamı ile sabit olan ruhsatsız silah taşımak suçundan dolayı, sanık hakkında ceza tayin edilirken lehe yasanın isabetli olarak belirlenip belirlenmediği noktasında toplanmaktadır.

Yerel Mahkeme kararının incelenmesinde, sanık hakkında temel cezanın 450 lira olarak belirlenmesi yerine, 495 lira olarak fazla belirlenmesi ve artırma ve indirimlerin bu ceza üzerinden yapılması isabetsiz olup Özel Dairenin bu konuya ilişen bozma kararı isabetlidir.

Öte yandan, herne kadar Yargıtay C.Başsavcılığı itirazında, infaz hükümleri açısından da lehe yasanın 765 ve 647 sayılı Yasa hükümleri olacağına işaret edilmiş ise de, yerleşmiş yargısal kararlarda da vurgulandığı üzere, lehe yasanın belirlenmesinde infaz hükümlerinin nazara alınmasına olanak bulunmadığından, bu görüşe katılmak olanaklı değildir.

Fakat, suç tarihinin 09.04.2005 olması karşısında Yerel Mahkemece lehe yasa değerlendirmesi yapılarak, lehe yasanın 5237 sayılı TCY hükümleri olduğunun kabul edilmesine karşın, hapis cezasının bu Yasanın 50. maddesi uyarınca günlüğü 20 Lira yerine, karma uygulama yasağına aykırılık teşkil edecek şekilde 647 sayılı Yasanın 4. maddesindeki miktar nazara alınarak 16,51 Liradan paraya çevrilmesine karar verilmesi ve aynı şekilde Özel Dairece de 647 sayılı Yasanın 4. maddesindeki miktarlar üzerinden uygulama yapılarak hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi isabetsizdir.

Lehe yasa yönünden Yerel Mahkeme hükmü değerlendirildiğinde; 765 sayılı TCY’nın uygulanması halinde hapis cezası, 647 sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca paraya çevrilecek ve bu suretle hükmolunan adli para cezasının, aynı Yasanın 6. maddesi uyarınca ertelenmesine de karar verilebilecektir. Oysa, hapis cezasının 5237 sayılı TCY’nın 50. maddesi uyarınca paraya çevrilmesi halinde, yeni düzenlemede bu cezanın ertelenmesine olanak yoktur. Bu durumda, 765 sayılı TCY hükümleri ile yapılacak uygulamanın sanık lehine sonuç doğuracağında kuşku yoktur.

Bu nedenle Yerel Mahkemenin, lehe yasanın 5237 sayılı TCY hükümleri olduğu yönündeki kabul ve uygulaması da isabetsizdir.

Bu itibarla Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının kabulüne, Özel Daire kararının kaldırılmasına ve Yerel Mahkeme hükmünün, lehe yasanın belirlenmesindeki yanılgı nedeniyle bozulmasına karar verilmelidir.

Diğer yönden, daha önce Yerel Mahkemece hükmün kesinleştiğinden bahisle evrak üzerinde yapılan inceleme sonunda hükmün açıklanmasının geri bırakılması isteminin reddine ve mercii tarafından da bu karara yönelik itirazın reddine karar verilmiş ise de, Ceza Genel Kurulunun bozma kararı üzerine bu kararlar da hukuken geçersiz hale geldiklerinden, Yerel Mahkemece yeniden yapılacak yargılama esnasında hükmün açıklanmasının geri bırakılması açısından yeni bir değerlendirme yapılması zorunluluğu bulunmaktadır.

SONUÇ

:

Açıklanan nedenlerle,

1- Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,

2- Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 08.03.2007 gün ve 5427-1795 sayılı düzelterek onama kararının KALDIRILMASINA,

3- T.... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 15.07.2005 gün ve 339-610 sayılı hükmünün, lehe yasanın belirlenmesindeki isabetsizlik nedeniyle BOZULMASINA,

4- Dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.05.2009 günü yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.

UYAP Entegrasyonu