Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGITAY CEZA GENEL KURULU


Ceza Genel Kurulu 2008/6-231 E., 2009/134 K.

Ceza Genel Kurulu 2008/6-231 E., 2009/134 K.
NİTELİKLİ HIRSIZLIKSUÇUN GECE VAKTİ İŞLENMESİYAŞ KÜÇÜKLÜĞÜ

5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 31 ]
5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 62 ]
5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 142 ]
5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 143 ]
765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 54 ]
765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 71 ]
"İçtihat Metni"

Sanıklar H....Ç..... ve A...K....’ün 07.03.2003 tarihli eylemleri nedeniyle 5237 sayılı TCY’nın 142/1-f, 31/3 ve 62/1. maddeleri uyarınca 1’er yıl 8’er ay hapis cezasıyla cezalandırılmalarına,

Sanıklar H...Ç..., A...K.... ve M....K....’ün 14.03.2003 tarihli eylemleri nedeniyle 5237 sayılı TCY’nın 142/1-f ve 143. maddeleri uyarınca 5’er yıl 20’şer ay 15’er gün hapis cezasıyla cezalandırılmalarına, sanıklar H....Ç....ve A....K....’ün cezalarının 31/3. madde uyarınca 1/2 oranında indirilerek 2’şer yıl 9’ar ay 22’şer gün hapis cezasıyla cezalandırılmalarına, takdiri indirime ilişkin 62/1. madde uyarınca 1/6 oranında indirilerek sanıklar H....Ç.... ve A...K...’ün 2’şer yıl 4’er ay 3’er gün hapis, sanık M....K....’ün ise 4 yıl 8 ay 7 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına,

Sanıkların cezalarının 647 sayılı Yasa hükümleri uyarınca infazına,

Sanıklar H.....Ç... ve A....K.....’e verilen hapis cezalarının 765 sayılı TCY’nın 71. maddesi uyarınca toplanarak 3’er yıl 12’şer ay 3’er gün hapis cezasıyla cezalandırılmalarına,

Suçta kullanılan bıçakların TCY’nın 54/1. maddesi uyarınca zoralımına,

Sanıklar H....Ç...., A.....K..... ve M....K....’ün tutuklulukta geçirdikleri sürenin 63. madde uyarınca cezalarından mahsubuna,

Sanık H....Ç....’ın K....1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 05.03.2002 gün ve 108-71 sayılı tecilli ilamının 5237 sayılı TCY’nın 51/7. madde uyarınca aynen infazına, ilişkin K....2. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 13.06.2006 gün ve 2-390 sayılı hüküm, sanıklar H...Ç...., A....K.... ve M....K... müdafileri ile katılanlar vekili ve O Yer C.Savcısı tarafından sanık N....T.... lehine temyiz edilen hüküm dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 13.11.2007 gün ve 21110-11942 sayı ile;

“1- Sanık N....T... hakkındaki hükmün onanmasına,

2- Sanıklar A....K....., H....Ç... ve M.....K.... haklarındaki hükümlerin ise;

1- Sanıklar A....K... ve H...Ç...’ın 07.03.2003 ve 14.03.2003 tarihlerinde diğer Sanık M....K..... ile birlikte T...T....’a ait çalışır durumdaki telefon hatlarında bulunan kabloları almak biçiminde gerçekleşen eylemlerinin 765 sayılı TCK’nun 492/1-son, 80. (5237 sayılı TCY’nın 142/1-a, 43) maddelerine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeyerek, yazılı biçimde karar verilmesi,

2- Gerekçeli kararda sanıklar A....K..., H...Ç..... ve M....K.... hakkında 765 sayılı TCK’nun lehe olduğu belirtildiği halde, 5237 sayılı TCY’nın uygulanması suretiyle hükmün karıştırılması,

3- Sanıklar A....K.... ve H....Ç....’ın eylemine uyan 765 sayılı TCY’nın 492/10-son, 80, 522, 55/3, 59; Sanık M.....K...’ün eylemine uyan 492/10-son, 522, 59. maddeleri ile hükümden sonra 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCY’nın aynı suça uyan sanıklar A.....K.... ve H....Ç... hakkında 142/1-a, 43, 31/3, 62; Sanık M....K... hakkında 142/1-a, 62. maddelerinin somut olaya uygulanarak; anılan Yasanın 7/2, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri ışığında sonucuna göre, lehe Yasanın belirlenmesi gerektiğinin düşünülmemesi,

4- 15.07.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 25/1 ve geçici 1/3. maddelerine aykırı olarak oturumlara C.Savcısının katılması,

5- Sanıklar H....Ç... ve A....K... hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 23 ve 24. maddelerinin değerlendirilmemesi,

6- 5237 sayılı TCK’nun erteli para cezalarının çektirilmesine ilişkin bir düzenleme içermediği gözetilmeden, 2253 sayılı Yasanın 38/son maddesi uyarınca sanığın erteli para cezası hükümlülüklerinin aynen çektirilmesine karar verilmesi,

7- Kesinleşmeyen hükümlerdeki cezaların yeni ceza sisteminde toplanmasına yasal olanak bulunmadığının gözetilmemesi, isabetsizliğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesinin saklı tutulması koşuluyla bozulmasına”

” karar verilmiştir.

K..... 2. Asliye Ceza Mahkemesince 22.04.2008 gün ve 29-225 sayı ile;

1- Suç niteliğine ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına ilişkin (1) nolu nedene yalnızca suçun niteliği yönünden,

2- 5395 sayılı Yasanın 25/1 ve Geçici 1/3. maddelerine aykırı olarak duruşmalara C.Savcısının katılmasına ilişkin (4) nolu nedene,

3- Sanıklar H....Ç.... ve A...K.... haklarında 5395 sayılı Yasanın 23 ve 24. maddelerinin değerlendirilmesi zorunluluğuna işaret eden (5) nolu nedene ise 23. madde yönünden,

Uyulmasına karar verilerek diğer bozma nedenlerine karşı direnilmiştir.

Bu hükmün de sanıklar müdafii tarafından temyizi üzerine, Yargıtay C.Başsavcılığının “

“bozma”

” istemli 16.10.2008 gün ve 207361 sayılı tebliğnamesi ile Birinci Başkanlığa gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca incelenmiş, aşağıda belirtilen gerekçelerle karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

CEZA GENEL KURULU KARARI

Yargıtay Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlıklar;

1- Hükmün karıştırılıp, karıştırılmadığı,

2- Somut olayda zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp, uygulanamayacağı,

3- 5395 sayılı Çocuk Koruma Yasasının 24. maddesinin uygulanma olanağının bulunup bulunmadığı,

4- Erteli mahkûmiyetin 765 sayılı Yasanın 95/2. maddesi uyarınca aynen infazının olanaklı olup olmadığı,

5- 1 Haziran 2005 tarihinden önce işlenen suçlarda, lehe yasanın 5237 sayılı Yasa olduğu kabul edilerek yapılan uygulamada cezaların içtimaına karar verilip, verilemeyeceği,

Noktalarında toplanmakta ise de;

İncelenen dosyada,

Yerel Mahkemece, ilk hükümde sanıklar H....Ç...., A...K..., M....K... hakkında, 765 sayılı TCY uyarınca uygulama yapılmasının sanıklar lehine olduğu kabul edilerek, sanıklar hakkında, 5237 sayılı TCY hükümleri uygulanmak suretiyle hüküm kurulmuş, bozma üzerine bu kez, sanıklar H.....Ç...., A....K..., M....K... hakkında 5237 sayılı TCY uyarınca uygulama yapılmasının sanıklar lehine olduğu kabul edilerek uygulama yapılmak suretiyle bozmaya eylemli olarak uyulmuştur.

Zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkin bozma nedenine karşı ise, ilk hükümde yer almayan, “

“sanıkların cezalandırılmasına karar verilen 07.03.2003 ve 14.03.2003 tarihlerinde tutulan tutanaklarla olayların ayrı ayrı tespit edilmesi sebebiyle, işlenen iki suç arasında manevi bir bağın olmadığı değerlendirilmiş, suçun işlenmesindeki özellikler, suçun işleniş biçimi, ihlal edilen değer ve yarar ile korunan değer ve yararın niteliği, olayların oluşum ve gelişimi ile tüm özellikleri olaysal olarak değerlendirildiğinde, sanıkların kasıtlarını yeniledikleri değerlendirilerek sanıkların eylemlerin ayrı ayrı cezalandırılmaları gerektiği,”

” gerekçeleri ile;

Çocuklar hakkında uzlaşma hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağına ilişkin bozma nedeni yönünden de ilk hükümde hiçbir değerlendirme yapılmayıp, direnme kararında bu bozma nedeni değerlendirilip, tartışılarak mağdurun kamu kurum ve kuruluşu olduğundan bahisle küçük sanıklar hakkında uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı gerekçesiyle

Önceki hükümde direnilmiştir.

Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre, şeklen ısrar kararı verilmiş olsa dahi;

a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,

b) Bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak,

c) Bozma sonrasında yapılan araştırmaya, incelemeye, toplanan yeni kanıtlara dayanmak,

d) İlk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurmak,

Suretiyle verilen hüküm; özde direnme kararı olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir hükümdür. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi halinde incelemenin Yargıtay’ın ilgili dairesi tarafından yapılması gerekir.

O halde, Yerel Mahkemece bir kısım bozma nedenlerine uyulmuş olması, bir kısım bozma nedenlerine karşı direnildiği belirtilmiş olmasına karşın eylemli olarak, bozma gereğinin yerine getirilerek, bozma kararı doğrultusunda karar verilmesi, diğer bozma nedenlerine karşı ise ilk hükümde yer almayan yeni gerekçelere dayanılması hususlarının Özel Dairece incelenmemiş olması karşısında, daire denetiminden geçmeyen bir konunun ilk kez Ceza Genel Kurulunca incelenmesi mümkün görülmediğinden, uyma, eylemli uyma ve yeni hüküm nedenleriyle dosyanın incelenmek üzere Özel Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.

SONUÇ

:

Açıklanan nedenlerle;

Saptanan uyma, eylemli uyma ve yeni hüküm sebebiyle, Yerel Mahkemenin son uygulamasının yeni hüküm niteliğinde olduğu nazara alınarak dosyanın, temyiz incelemesi için Yargıtay 6. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 26.05.2009 günü oybirliği ile karar verildi.

UYAP Entegrasyonu