Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGITAY 17. HUKUK DAIRESI


17. Hukuk Dairesi 2009/5394 E., 2009/5517 K.

17. Hukuk Dairesi 2009/5394 E., 2009/5517 K.
ACİZ BELGESİTASARRUFUN İPTALİ DAVASI

2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 105 ]
2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 143 ]
2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 277 ]
"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacı vekili, davalılardan Sabri'nin müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında herhangi bir mal varlığına rastlanılmadığını ancak, alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile alacaklı olduğu bir başka icra dosyasındaki alacağını diğer davalı Ayşe'ye temlik ettiğini öne sürerek, yapılan temlik işleminin iptalini talep etmiştir.

Davalılardan Sabri, temlikin mal kaçırma amacı ile yapılmadığını, davacının aciz belgesi de ibraz etmediğini savunarak davanın reddini istemiş, diğer davalı cevap vermemiştir.

Mahkemece davacı tarafından aciz belgesi ibraz edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, İİK'nın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, bu tür davaları elinde kati (İİK'nın 143. m.) ya da geçici (İİK'nın 105. m.) aciz belgesi bulunan alacaklılar açabilir. Aciz belgesi davanın görülebilme koşulu olup, mahkemece re'sen (kendiliğinden) gözönüne alınması gerekir. Aciz belgesinin dava açılmadan, dava açıldıktan sonra veya temyiz aşamasından ve hatta hükmün Yargıtay'ca bozulmasından sonra bile sunulma olanağı vardır. Somut olayda borçlu davalının adresine 05.04.2005 tarihinde hacze gidilmiş, ancak adresin kapalı olması nedeniyle haciz işlemi yapılamamıştır. Daha sonra davacı tarafından temyiz dilekçesine ekli haciz tutanağından anlaşıldığına göre, yine borçlunun adresinde 23.10.2008 tarihinde haciz işlemi yapılmış ve borçlunun borcuna yetecek haczi kabil malının olmadığı tutanağa geçirildiği gibi, borçlu tarafından verilen mal bildiriminde de borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını bildirmiş olduğundan, borçlunun aciz halinin gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Bu durumda dava şartının gerçekleştiği düşünülerek tarafların delilleri toplandıktan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere davanın reddine karar verilmiş olması doğru bulunmamıştır.

Sonuç: Davacı vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 17.09.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

UYAP Entegrasyonu