Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGITAY 14. HUKUK DAIRESI


14. Hukuk Dairesi 2008/4918 E., 2008/5410 K.

14. Hukuk Dairesi 2008/4918 E., 2008/5410 K.
DAVANIN KABULÜSATIŞ VAADİ SÖZLEŞMESİNE DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİL

1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 95 ]
3194 S. İMAR KANUNU [ Madde 18 ]
"İçtihat Metni"

Davacı tarafından, davalı aleyhine 26.01.2007 gününde verilen dilekçe ile noter satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27.12.2007 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı Osman tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Davalı, davayı kabul etmiştir.

Mahkemece, 131 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile 2605/3020 hissenin davacı adına tesciline karar verilmiştir.

Hükmü davalı temyiz etmiştir.

Burada öncelikle üzerinde durulması gereken husus; davalının davayı kabul beyanının HUMK'nın 95. maddesi hükmünce kati bir hükmün hukuki neticelerini meydana getirip getirmeyeceğidir. Gerçekten Yasa'nın 92. maddesine göre kabul, iki taraftan birinin diğerinin netice-i talebine muvafakat etmesi demek olup, 95. maddeye göre de kati bir hükmün hukuki sonuçlarını meydana getirir. Ne var ki; davalının kabulü, ancak dava konusu üzerinde tasarruf yetkisi varsa sonuç doğurur.

Somut olaya gelince; 3020 m2 yüzölçümündeki 131 parsel sayılı taşınmaz tapuda davalı adına kayıtlıdır. İmar planının uygulanmadığı bir alanda, Ö... Köyü sınırları içersinde bulunmaktadır. 3194 sayılı İmar Yasası'nın 18. maddesinin son fıkrasında "veraset yolu ile intikal eden, bu kanunun hükümlerine göre şuyulandırılan, Kat Mülkiyeti Kanunu uygulaması, tarım ve hayvancılık, turizm sanayi ve depolama amacıyla yapılan hisselendirmeler ile cebri icra yolu ile satılanlar hariç imar planı olmayan yerlerde her türlü yapılaşma amacıyla arsa ve parselleri hisselere ayıracak özel parselasyon planları, satış vaadi sözleşmeleri yapılamaz" hükmü vardır. Bu hükmün Hukuk Genel Kurulu'nun 03.02.1993 tarih 688-30 sayılı kararında belirtildiği üzere, imar planı olmayan yerlerde çarpık yapılaşmayı önlemeye yönelik, kamu düzenine ilişkin olduğu ve bu özelliğinden dolayı da hakimin re'sen gözetmesi zorunlu yasa kuralı özelliği taşıdığı kuşkusuzdur. Kısaca ifade etmek gerekirse,

HUMK'nın 95/11. maddesi uyarınca hüküm ve sonuç meydana getirmez.

Yapılan bu açıklamalar doğrultusunda davanın reddine karar verilmesi yerine, davalının kabul beyanından söz edilerek istemin hüküm altına alınması doğru olmadığından karar bozulmalıdır.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 28.04.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.

UYAP Entegrasyonu