Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGITAY 10. HUKUK DAIRESI


10. Hukuk Dairesi 2009/17435 E., 2010/3244 K.

10. Hukuk Dairesi 2009/17435 E., 2010/3244 K.
SİGORTALI SAYILANLAR

5510 S. SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU [ Geçici Madde 4 ]
657 S. DEVLET MEMURLARI KANUNU [ Madde 43 ]
5434 S. TÜRKİYE CUMHURİYETİ EMEKLİ SANDIĞI KANUNU [ Ek Madde 9 ]
"İçtihat Metni"

Dava, 5510 sayılı Yasanın geçici 4/9. maddesindeki düzenleme gözetilerek, emekli aylığının 2802 sayılı Yasanın değişik 102 ve 103. maddelerindeki esaslar üzerinden hesaplanıp ödenmesi gereğinin tespiti istemine ilişkindir.

Mahkemece, 5434 sayılı Yasa yürürlükten kaldırılmış olsa dahi, 5510 sayılı Yasanın Geçici 4/4 maddesindeki düzenleme uyarınca davacının emeklilik aylığı tespitine ilişkin isteminin, emekli olduğu tarih ve konumu itibariyle 5434 sayılı Yasa uyarınca değerlendirilebileceği ve bu nedenle davaya bakmanın idari yargının görevine girdiği gerekçesiylee, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir.

Hükmün, taraflarca temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi Ercan Turan tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

5434 sayılı Yasa kapsamında T.C. Emekli Sandığı iştirakçisi olup, Yargıtay Daire Başkanlığı görevinden yasal yaş sınırı nedeniyle 10.02.1996 tarihinde emekliye ayrılan davacı 23.01.2009 dava dilekçesiyle, 5510 sayılı Yasanın Geçici 4. maddesinin 9. fıkrasındaki "...Ayrıca 5434 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra barem, teşkilat, kadro ve sair kanunlar ile aynı rütbe, kadro ve sair kanunlarda yapılacak değişiklikler sonucunda aylık tutarlarında meydana gelecek yükselmeler, aynı rütbe, kadro unvanı ve dereceden bağlanmış bulunan emeklilik, malûllük ve vazife malûllüğü aylıkları ile dul ve yetim aylıkları hakkında da uygulanır." düzenlemesi gözetilerek, 29.06.2006 tarih, 5536 sayılı Yasa ile 2802 sayılı Yasanın 102 ve 103. maddelerine getirilen "kıstas aylığı" düzenlemesiyle oluşan farklılığın, emekli aylığına yansıtılmasına karar verilmesini istemiştir.

5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu'nun 41/a maddesindeki, "Emekli, adi malullük ve vazife malullüğü aylıklarının hesaplanmasında 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 43. maddesinde yer alan gösterge tablosu ve personel

kanunlarındaki ek göstergeler esas alınır." düzenlemesi uyarınca bağlanan emekli aylıkları, her yıl Bütçe Kanunlarında belirlenen değerler esas alınarak artırılmakta olup; davacı tarafından emekli aylığının güncellenmesinde gözetilmesini istediği 5510 sayılı Yasanın Geçici 4/9 maddesindekine koşut 5434 sayılı Yasanın Ek 9. maddesinde yer alan "Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra barem, teşkilat, kadro ve sair kanunlarda yapılacak değişiklikler sonunda aylık tutarlarında husule

gelecek yükselmeler; aynı rütbe, kadro unvanı ve dereceden bağlanmış bulunan emekli, adi malüllük ve vazife malullüğü aylıkları ile dul ve yetim aylıkları hakkında da uygulanır.

Yükseltmeye esas olacak rütbe, kadro unvanı, derece ve sair yönlerden eşitlikleri; Devlet Personel Başkanlığı, Maliye Bakanlığı, T.C.Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü ve ilgili kurumların birlikte hazırlayacakları teklif üzerine Bakanlar Kurulunca tespit olunur." düzenlemesinin birinci fıkrası, 4447 sayılı Yasanın 24. maddesiyle "Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce emekli, adi malullük, vazife malullüğü ile dul ve yetim aylığı alanların bu aylıkları Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren; Kanunun yürürlüğünden sonra bağlanacak emekli, adi malullük, vazife malullüğü ile dul ve yetim aylıkları ise bağlandığı tarihten sonraki ilk memur maaş artışı tarihinden itibaren her ay bir önceki aya ilişkin Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından açıklanan en son temel yıllı kentsel yerler tüketici fiyatları indeksi değişim oranına göre belirlenir." biçiminde değiştirilmiş; 4447 sayılı Yasa ile getirilen düzenlemenin Anayasa Mahkemesi'nin 23.02.2001 tarih, 1999/42 E., 2001/41 K. sayılı kararıyla iptalinden sonra 5434 sayılı Yasanın Ek 9. maddesinin birinci fıkrasında yeni bir düzenleme yapılmamış; anılan maddenin ikinci fıkrası ise 21.04.2005 tarih, 5335 sayılı Yasanın 29. maddesiyle yürürlükten kaldırılmıştır.

Yasal düzenlemelerin geçirdiği değişim süreci gözetildiğinde; davacının uygulanmasını istediği 5510 sayılı Yasanın Geçici 4. maddesinin dokuzuncu fıkrasında yer alan kuralın, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu'na değişiklik getiren bir düzenleme niteliğinde olmayıp; 5434 sayılı Yasada yer alan düzenlemenin ortadan kalkması sonrasında, 5510 sayılı Yasayla öngörülen, aylıkların artış ve uyarlanması konularında bağımsız bir düzenleme olarak değerlendirilmesi gerekir.

5510 sayılı Yasanın 101. maddesindeki, "Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür." düzenlemesi ve 5510 sayılı Yasanın Geçici 4. maddesinin dokuzuncu fıkrası yönünden ayrık bir düzenlemeye yer verilmediği yönü de gözetildiğinde; 5510 sayılı Yasada yer alan kuralın uygulanması isteminden kaynaklanan uyuşmazlığın esasına girilerek, yapılacak

incelemeyle sonuca varılması gereği gözetilmeksizin; yazılı gerekçelerle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

S O N U Ç:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 09.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.

UYAP Entegrasyonu