Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGITAY 9. CEZA DAIRESI (KYB)


9. Ceza Dairesi 2011/9258 E., 2011/28684 K.

9. Ceza Dairesi 2011/9258 E., 2011/28684 K.
İNFAZ-3713 17 ÇOCUKLAR HAKKINDA UYGULANMAZ-6008 E GÖRE
"İçtihat Metni"

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının tamamını veya bir kısmını bozma ve değiştirme veya kaldırmaya cebren teşebbüs etmek suçundan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK. 250. madde ile görevli) 24/03/2009 tarihli ve 2003/7 esas, 2009/65 sayılı kararı ile 16 yıl 8 ay hapis cezasına hükümlü F... E... A...'ın is bu cezasının infazı sırasında, 25/07/2010 tarihli ve 27652 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6008 sayılı Terörle Mücadele Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 9. maddesiyle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 107/4. maddesine son fıkra olarak eklenen "Bu fıkra hükümleri çocuklar hakkında uygulanmaz." cümlesi uyarınca infazın ne şekilde yapılacağı hususunda oluşan tereddüt sebebiyle Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan talep üzerine, 5275 sayılı Kanun'un 107/5. maddesi uyarınca hükümlünün suç tarihinde 18 yaşından küçük olduğu dikkate alınarak, öncelikle 18 yaşını dolduruncaya kadar infaz kurumunda geçirdiği 1 günün 2 gün olarak sayılmasına, cezasının anılan Kanun'un 107/1-2. maddesi gereğince infaz edilmesine dair İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK. 250. madde ile görevli) 18/03/2011 tarihli ve 2011/277 değişik iş sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK. 250. madde ile görevli) 04/04/2011 tarihli ve 2011/410 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;

Dosya kapsamına göre, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesince, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 17. maddesi gereğince hükümlü hakkında 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanamayacağı ileri sürülerek, infazın 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 107/1-2. maddesine göre yapılmasına karar verilmiş ise de, 107/1-2. maddede öngörülen indirim oranının 1/3 olduğu, oysa 647 sayılı Kanun'un 19 ve ek 2/1. maddelerine göre indirim oranının ½ olduğu ve ayda 6 günlük indirimden faydalanıldığı, her ne kadar suçun işlendiği tarihte yürürlükte bulunan 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 17/4. fıkrasına göre, terör hükümlüleri hakkında 647 sayılı Kanun'un 19. maddesinin bir ve ikinci fıkraları ile ek 2. madde hükümlerinin uygulanamayacağı belirtilmiş ve bu maddenin 29/06/2006 tarihli 5532 sayılı Kanun'la değişik 1. maddesinde "Bu Kanun kapsamına giren suçlardan mahkûm olanlar hakkında, koşullu salıverilme ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması bakımından 13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 107 nci maddesinin dördüncü fıkrası ile 108 inci maddesi hükümleri uygulanır." şeklinde bir düzenlemeye yer verilmiş ise de,

25/07/2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Kanun'un 9. maddesiyle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 107/4. maddesine eklenen son fıkra uyarınca da, bu fıkra hükümlerinin çocuklar hakkında uygulanamayacağının düzenleme altına alındığı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun "Zaman bakımından uygulama" başlıklı 7/2. maddesine göre, "suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." şeklindeki düzenleme ile aynı maddenin 3. fıkrasındaki, "hapis cezasının ertelenmesi, koşullu salıverilme ve tekerrürle ilgili olanlar hariç; infaz rejimine ilişkin hükümler, derhal uygulanır." biçimindeki düzenleme dikkate alındığında, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 17/1. maddesinin de çocuklar hakkında uygulama imkanı kalmadığı, bu durumda infazın en lehe olan 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun hükümleri gereğince yerine getirilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığının 20.06.2011 gün ve 2011/8113/34974 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29.06.2011 gün ve 2011/237617 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:

Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 04.04.2011 tarih ve 2011/410 değişik iş sayılı kararının CMK'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

UYAP Entegrasyonu