Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGITAY 10. CEZA DAIRESI (KYB)

10. Ceza Dairesi         2021 E.  ,  18640 K.BU KARARDA BIZ DELIL TAKDIRINE GIRMIŞIZ ŞÜPHELIDEN UYUŞUTURUCU ELDE GEÇIRILMEDIĞI, ANALIZ DE YAPILMADIĞINDAN BAHISLE BERAAT ISTEMEMIZ KABUL EDILMIŞ.TÜRK CEZA KANUNU (TCK) (5237) Madde 62
"İçtihat Metni"Esas No : 2021/18640 Karar No : 2022/3713Tebliğname No : KYB - 2021/101891
TÜRK MİLLETİ ADINA VERİLENYARGITAY KARARI
Adalet Bakanlığı'nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık U. B. hakkındaki Bartın 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 12/01/2016 tarihli ve 2015/814 esas, 2016/11 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 29/09/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı. Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: A-) Konuyla İlgili Bilgiler: 1-Şüpheli U. B. hakkında, 05/04/2014 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Bartın Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 02/12/2014 tarihli ve 2014/5703 soruşturma, 2014/11 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine,aynı Kanun’un 191/3.maddesi uyarınca bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, kararda itiraz kanun yolu,mercii ve itiraz süresinin gösterildiği, kararın 09/12/2014 tarihinde şüpheliye tebliğ edilerek tedbirin infazı için 03/04/2015 tarihinde Bartın Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, 2- Şüphelinin, hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmesinden once 07/11/2014 tarihinde uyuşturucu madde ile yakalanması ve uyuşturucu madde kullandığının teknik yöntemlerle tespit edilmesi üzerine Bartın Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan 2014/5429 sayılı soruşturma dosyasında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, 3-Erteleme kararı kaldırılarak Bartın Cumhuriyet Başsavcılığının 13/07/2015 tarihli ve 2014/5703 soruşturma, 2015/1319 esas ve 2015/1245 sayılı iddianamesi ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Bartın 2. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı, 4-Bartın 2. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 12/01/2016 tarihli ve 2015/814 esas, 2016/11 sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5.maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 01/03/2016 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği, Anlaşılmıştır. B-) Kanun Yararına Bozma İstemi: Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında; “Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde bulundurmak suçundan şüpheli U. B. hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda, Bartın Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 02/12/2014 tarihli ve 2014/5703 soruşturma, 2014/11 sayılı kamu
../..
davasının açılmasının ertelenmesine ve hakkında 1 yıl denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararın 09/01/2015 tarihinde kesinleşmesini müteakip, şüphelinin üzerinde 07/11/2014 tarihinde uyuşturucu madde bulunduğundan bahisle kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kaldırılması üzerine, Bartın Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 13/07/2015 tarihli iddianamesi ile kamu davası açılmasını müteakip, yapılan yargılama neticesinde sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresine tâbi tutulmasına ilişkin Bartın 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/01/2016 tarihli ve 2015/814 esas, 2016/11 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10/04/2018 tarihli ve 2014/15-487 esas, 2018/151 sayılı kararında belirtildiği üzere, temyiz ve istinaf kanun yollarından geçmeksizin kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların ülke sathında uygulama birliğine ulaşmak ve ciddi boyutlara ulaşan hukuka aykırılıkların toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesi amacıyla olağanüstü bir kanun yolu olan kanun yararına bozma konusu yapılabileceği nazara alınarak yapılan incelemede, 1-Sanık hakkında dava konusu olan 05/04/2014 tarihli eylemi nedeniyle kendisinden uyuşturucu madde ele geçirilmediği, sanığın uyuşturucu madde kullandığına ilişkin tıbbi analiz de yapılmadığı, bu nedenle sanığın uyuşturucu madde kullanmak eylemini gerçekleştiğine dair delil bulunmadığı anlaşıldığı halde, sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden mahkumiyet kararı verilmesinde, 2-Kabule göre de; Benzer bir konuya ilişkin olarak Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 19/02/2020 tarihli ve 2019/4567 esas, 2020/1146 karar sayılı ilâmında " ...kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmeden gerçekleştiği anlaşılmakla kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmediği için, henüz erteleme süresi başlamadığından... kamu davasının açılması şartlarının gerçekleşmemesi nedeniyle kamu davasının durmasına..." şeklinde belirtildiği üzere, somut olayda kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının şüpheliye 09/12/2014 tarihinde tebliğ edildiği, bu karar kesinleşmeden şüphelinin 07/11/2014 tarihinde tekrar uyuşturucu madde ile yakalandığının anlaşıldığı, bu hâliyle kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmeden atılı suçun işlendiği cihetle, mahkemesince açılan kamu davası hakkında kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden durma kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesinde, isabet görülmemiştir.” denilerek Bartın 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/01/2016 tarihli ve 2015/814 esas, 2016/11 sayılı kararının 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir. C-) Konunun Değerlendirilmesi: Şüpheli U. B. hakkında, 05/04/2014 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonunda Bartın Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 02/12/2014 tarihli ve 2014/5703 soruşturma, 2014/11 sayılı 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun ile değişik 191/2. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararı takiben, şüphelinin 07/11/2014 tarihinde tekrar kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediğinden bahisle erteleme kararının kaldırılarak Bartın Cumhuriyet Başsavcılığının 13/07/2015 tarihli iddianamesi ile kamu davası açılması üzerine, Bartın 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/01/2016 tarihli ve 2015/814 esas, 2016/11 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi
../..
gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresine tâbi tutulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, Dairemizce de benimsenen 10/04/2018 tarihli ve 2014/15-487 esas, 2018/151 sayılı kararı uyarınca, temyiz ve istinaf kanun yollarından geçmeksizin kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların ülke sathında uygulama birliğine ulaşmak ve ciddi boyutlara ulaşan hukuka aykırılıkların toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesi amacıyla olağanüstü bir kanun yolu olan kanun yararına bozma konusu yapılabileceği dikkate alınarak yapılan incelemede; 1-Dava konusu olan 05/04/2014 tarihli eylem nedeniyle, kendisinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçmeyen ve uyuşturucu madde kullandığı teknik yöntemlerle saptanamayan sanığın, maddî bulgularla desteklenmeyen soyut beyanı dışında, uyuşturucu madde kullandığına dair delil bulunmadığı, sanığın kullandığını söylediği maddenin ele geçmemesi ve kriminal inceleme yapılamamış olması karşısında uyuşturucu madde olarak kabul edilemeyeceği,suçun maddi delilinin elde edilemediği bu nedenle sanığın 05/04/2014 tarihli suçunun sabit olmadığı anlaşıldığından, sanığın “beraatine” ve sanığın 07/11/2014 tarihli müstakil suç teşkil eden eylemi nedeniyle gereğinin takdir ve ifası için Bartın Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına” karar verilmesi gerektiği gözetilmeden mahkumiyetine karar verilmesi kanuna aykırı olup bu hususun mahkemenin takdiri ve delilerin değerlendirilmesinde hataya düşülmesi durumunu aşan mutlak hukuka aykırılık niteliğinde olduğundan kanun yararına bozma isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir. 2-Kabule göre de; Bartın Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 02/12/2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararın şüpheliye 09/12/2014 tarihinde tebliğ edildiği, henüz erteleme kararı verilmeden şüphelinin 07/11/2014 tarihinde tekrar uyuşturucu madde ile yakalandığı, dolayısıyla 07/11/2014 tarihli eylemin 02/12/2014 tarihli erteleme kararının ihlali sayılamayacağı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanun'un 191/4. maddesinde yer alan, “Kişinin, erteleme süresi zarfında; a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, hâlinde, hakkında kamu davası açılır.” şeklindeki düzenleme dikkate alındığında; 05/04/2014 tarihli eylem nedeniyle açılan kamu davasında TCK’nın 191/4.maddesinde sayılan kamu davası açılması şartlarının gerçekleşmediği anlaşıldığından; mahkemece 5271 sayılı CMK’nın 223/8.maddesi gereğince “durma kararı” verilerek, kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın infazının sonucunun beklenilmesi gerektiği gözetilmeden, mahkumiyet kararı verilmesi de kanuna aykırıdır. D-) Karar : Yukarıda (1) numaralı paragrafta açıklanan nedenlerle, kendisinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçmeyen ve uyuşturucu madde kullandığı teknik yöntemlerle saptanamayan sanığın, maddî bulgularla desteklenmeyen soyut beyanı dışında, uyuşturucu madde kullandığına dair delil bulunmadığı, sanığın kullandığını söylediği maddenin ele geçmemesi ve kriminal inceleme yapılamamış olması karşısında uyuşturucu madde olarak kabul edilemeyeceği, suçun maddi delilinin elde edilemediği, bu nedenle sanığın 05/04/2014 tarihli suçunun sabit olmadığı gözetilmeden sanığın beraati yerine
../..
mahkumiyetine karar verilmesi kanuna aykırı olduğundan; Bartın 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/01/2016 tarihli ve 2015/814 esas, 2016/11 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendinin verdiği yetkiye dayanılarak; Hüküm fıkrasının; “Sanığın üzerine atılı kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/2-e maddesi gereğince yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle BERAATİNE, Sanığın 07/11/2014 tarihli müstakil suç teşkil eden eylemi nedeniyle gereğinin takdir ve ifası için Bartın Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına” Şeklinde DEĞİŞTİRİLMESİNEHükmün değiştirilen bu şekliyle infazına, Dosyanın Adalet Bakanlığı'na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine, 24/03/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

UYAP Entegrasyonu