WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Son güncelleme: 10 Temmuz 2025

YARGITAY ISTANBUL BOLGE ADLIYE MAHKEMESI 3. HUKUK DAIRESI

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2025/183
KARAR NO: 2025/1441
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/06/2024
NUMARASI: 2022/1044 E - 2024/488 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 29/05/2025
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalının sahibi olduğu, İstanbul İli, Ataşehir İlçesi ... ada/parselde bulunan gayrimenkulü almaya karar verdiğini, söz konusu şirkete ... Bankası A.Ş. Karaköy Şubesinden 15.11.2021 tarih ... referans no ile 3.000.000,00 TL'nin kapora olarak havale edildiğini, yapılan sözlü anlaşma ile gayrimenkulün müvekkile devredileceği, üzerindeki ipotek ve hacizler müvekkili tarafından kaldırıldıktan sonra anlaşma bedelinden kalan bakiyenin davalıya ödeneceğinin kararlaştırıldığını, bu konuda anlaşan tarafların tapuda işlemleri başlattıklarını, ancak, tapu devrinin yapılacağı zaman davalı şirketin, bedelin tamamının kendisine ödenmesini, gayrimenkul üzerindeki ipotek ve hacizleri kendisinin kaldıracağını, bu konuda kendisine güvenilmesini talep ettiğini, müvekkili şirketin bu riske giremeyeceğini, ilk anlaşmaya sadık kalınmasını beyan etmesi üzerine satış işleminin iptal edildiğini, kendilerine ödenen 3.000.000,00 TL'nin iadesinin istendiğini, ancak oyalanıldığını, bunun üzerine davalı şirket hakkında İstanbul Anadolu ... İcra Müdürlüğü'nün ... E. sayılı dosyasıyla icra takibine başlandığını, ancak davalının haksız ve mesnetsiz itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının haksız itirazının iptaline, takibin devamı ile işleyen ve işleyecek değişken oranlarda yasal faizi ile birlikte tahsiline, davalı şirket aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi özetle ; davacı taraf ile müvekkili şirket arasında taşınmaz alım satımı konusunda anlaşmaya varıldığını, karşı tarafın bu sözleşme gereği müvekkili şirkete cayma akçesi/kapora olarak 3.000.000,00 TL havale yaptığını, müvekkili tarafından satış hazırlıklarına başlandığını, tapu sicil müdürlüğünde alım satıma dair harçların dahi yatırıldığını, davacı tarafından gönderilen kapora bedelinin, diğer alıcıların satıştan çekilmesi amacıyla müvekkili şirkete ödendiğini, cayma akçesi vasfında olduğunu, müvekkili şirketin anlaşmaya uygun şekilde taşınmazı satmak için edimlerini yerine getirdiğini, ancak karşı tarafın sebep göstermeksizin alıştan vazgeçtiğini, müvekkili şirket alınan kapora, satış harçlarının da yatmış olması nedeniyle diğer alıcılar ile görüşmelerini sonlandırdığını ve anlaşmaya uygun hareket ettiğini, ancak, davacı taraf satıştan vazgeçtiği için müvekkilin, alıcı konumunda olan müşterilerini kaybettiğini, çok ciddi zarara uğradığını, müvekkili ile davacı arasında varılan anlaşmaya göre alıcı tarafın satış bedelinden bir kısmını haciz alacaklısı bankalara ödeyeceğinin kararlaştırıldığını, müvekkilinin bu ödemeye dayanarak faiz indirimi konusunda da alacaklı kişi ve kurumlarla uzlaştığını, davacının gerek ödeme yapmaması, gerek imza günü tapuya gelmemesi ve sebepsiz olarak alıştan vazgeçmesi nedeniyle müvekkilinin aşırı derecede mağdur ettiğini, bankaların faiz indiriminden vazgeçtiğini, müvekkilinin zararının cayma akçesi ile dahi karşılanamaz boyuta çıktığını, kaldı ki, alıştan karşı tarafın vazgeçmesi nedeniyle müvekkilinin cayma akçesi niteliğindeki kaporayı iade yükümlülüğünün olmadığını, davada aksi bir sonuç çıkması halinde takas-mahsup hakkının kullanıldığını, ek cevap süresi verilmesini, haksız davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme,"Taraflar arasında sözlü olarak gayrimenkul satış sözleşmesinin imzalandığı, davacı tarafından davalı satıcıya havale belgesi ile 3.000.000,00 TL kapora bedelinin ödendiği, ancak tapu devrinin gerçekleşmediği, kaparo bedelinin de davalı tarafından davacıya iade edilmediğini, bilirkişi raporunun aksine taraflar arasında yapılan tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğu, bu nedenle davalının satış bedeline mahsuben almış olduğu 3.000.000TL kapora parasının tamamını iade etmekle yükümlü olduğu, davacının davalıyı takip tarihinden önce temerrüde düşürmediği, davacının işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, geçersiz sözleşmeye dayanak davalının menfi ve müspet zarar talep edemeyeceği, takas - mahsup talebinin yerinde olmadığı" gerekçesi ile; "DAVANIN KISMEN KABULÜ ile; İstanbul Anadolu ... İcra Müdürlüğünün ... E. Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin ; 3.000.000,00 TL üzerinden takip tarihinden itibaren değişen ve değişecek avans faiz oranları uygulanmak suretiyle devamına, Davacının alacağı likit olduğundan % 20 inkar tazminatının davalıdan tahsiline, Aşan istemin reddine" karar vermiştir.Kararı davalı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde; mahkemenin açık değerlendirme hatası yaptığını,protokol kapsamında ve haciz ve ipoteklerin kaldırılmasına yönelik anlaşmaya varıldığını,bilirkişi raporunda davacının haksız olduğunun belirlendiğini,takipte reeskont faizi işletilemeyeceğini,mahkemenin sözleşmenin geçersiz olduğunu kabul ederek karar verdiğini davacının dahi sözleşmenin geçersiz olduğunu ileri sürmediğini,mahkemenin değerlendirme hatası yaparak taleple bağlılık ilkesini ihlal ettiğini, davanın reddi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, kapora bedelinin iadesine yönelik yapılan takibe karşı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir. İstanbul Anadolu ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takipte,davacı tarafça davalı hakkında 3.000.000,00 TL asıl alacak, 45.431,51 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.045.431,51 TLnın tahsiline yönelik yapılan ilamsız takibin itiraz üzerine durdurulduğu anlaşılmıştır. Davacı tarafça davalı şirketin ... Bankası A.Ş deki ... Iban nolu hesabına 15.11.2021 tarihinde “... Kiracısı olduğu Binanın Alış Kapora Bedeli” açıklaması kaydı ile 3.000.000,00 TL havale gönderildiği tespit edilmiştir.Söz konusu taşınmaz satışı gerçekleşmemiştir. Davalı tarafça kapora bedelinin iade edilmediği davalı beyanı ile sabit hale gelmiştir. Tapuya kayıtlı taşınmazların satışına ilişkin sözleşme, resmi şekilde yapılmadığı takdirde TMK 706, TBK 237, Tapu Kanunun 26. ve Noterlik Kanunun 60. maddeleri uyarınca hukuken geçersiz olup ,geçerli bir sözleşme bulunmadığından tarafların sözleşmeye dayalı hak ve borçları da söz konusu olmayacaktır. Ancak bu durumda taraflar, geçersiz sözleşmeye dayalı olarak karşı tarafa ödedikleri bedeli sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri isteyebilir. Taraflar arasındaki taşınmaz satışına dair sözleşme şartına aykırılık dolayısıyla geçersizdir. Geçersiz sözleşmeye istinaden, taraflar aldıklarını sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iade ile mükelleftirler. Taraflar geçersiz sözleşmeye dayalı olarak edimin ifasını talep edemeyip, ancak sebepsiz zenginleşme dolayısıyla aldıklarını iade etmekle yükümlü olduklarından davalının sübuta yönelik istinaf itirazları yerinde değildir.Ayrıca davacının talep ettiği satış bedeli belirlenebilir olduğundan alacak likit niteliğinde bulunduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmesinde usulsüzlük bulunmamaktadır. Mahkemenin kararı usul ve hukuka uygun bulunmuştur. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 204.930‬,00 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 51.232,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 153.697,4 TL'nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, (Harç tahsil müzekkeresinin temyiz edilen dosyalarda Dairemizce, temyiz edilmeden kesinleşen dosyalarda İlk Derece Mahkemesince ilgili Vergi Dairesine yazılmasına,) İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesinleştiğinde istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 361.madde uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay'da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 29/05/2025