6. Ceza Dairesi 2023/2740 E. , 2023/12788 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/481 E., 2016/21 K.
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Red - Bozma
Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun'un 310 uncu maddesi uyarınca temyiz isteklerinin süresinde olduğu, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Göksun Asliye Ceza Mahkemesinin, 26.01.2016 tarihli ve 2015/481 Esas, 2016/21 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında katılan ...'ya karşı 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, 62 inci maddesi uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 58 inci maddesi gereği mükerirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve 53 üncü maddesi gereği hak yoksunluklarına,
2.Katılan ...'e yönelik hakaret suçundan 5237 sayılı Kanunun 125/1-4,62 nci maddeleri uyarınca 2 ay 17 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 58 inci maddesi gereği mükerirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve 53 üncü maddesi gereği hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın Temyiz Sebepleri
1.Suçun unsurlarının oluşmadığına,
2.Beraat etmesi gerektiğine,
3. Vesaire,
İlişkindir.
O Yer Cumhuriyet Savcısının Temyiz Sebepleri
1. Sanık ... hakkında ...'e karşı tehdit suçundan kamu davası açıldığı halde hüküm kurulmadığına,
2.Vesaireye,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1.Sanık ... ile katılanın resmi nikahlı evli olup suç tarihinde boşanma davasının devam ettiği, katılan ...'in de katılan ...'un amcası olduğu, olay tarihinde sanık ...'in eşi ... ile konuşmak maksatıyla çalışmış olduğu iş yerine gittiği, burada çocukların velayetinin kendisine verilmesi konusunda tartışma yaşandığı ve tartışma sırasında ...'ye hitaben "çocuğumu alamazsam seni de öldürürüm ailenden 5-6 kişiye de zarar veririm" diyerek tehdit ettiği, katılan ...'e hitaben "siktir git şurdan" demek suretiyle hakarette bulunduğunun kabul edildiği anlaşılmıştır.
2.Katılan ... mahkemesindeki beyanında:" Müşteki sanık ...'dan şikayetçiyim. Davaya katılma talebim vardır. Kendisi ile halen devam eden boşanma davamız vardır. Suç tarihinde çalışmakta olduğum iş yerine gelerek çocuğumuzun velayetinin kendisine verilmesini benden istedi. Ben çocuğumun velayetini vermeyeceğimi söylediğimde de o zaman boşanamayacağız, çocuğumu alamazsan seni öldürürüm, ailenden 5-6 kişiye zarar veririm. Neler yapabileceğimi biliyorsun diyerek beni tehdit etmeye başladı. Ben dükkandan çıkmasını aksi taktirde şikayet edeceğimi söyledim. O da bana bildiğini yap nereye şikayet edersen et dedi. Tam sırada amcam ... dükkana geldi. Amcamı ben çağırmadım. Tamamen tesadüf üzerine oraya geldi. Amcam, ...'e ben sana bir daha bu kızın yanında dolaşma diye çıkıştı. ... de el kol hareketleri yaparak sen kimsin karışamazsın bize diye karşılık verdi. Birlikte dükkan dışına çıktı. Amcam , ...'den susmasını istiyordu ancak ... susmayarak bana mı vuracaksın, erkeksen vur diye söylüyordu. Bunun dışında hakaret anlamına gelecek başka bir şey duymadım. Dükkan dışında ikisi ... paça oldular ancak kimin kime vurduğunu görmedim. Zira dükkan içinde ilgilenmem gereken müşteriler vardı" şeklinde savunmada bulunmuştur.
3.Sanık ... Savunmasında: "Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. ... boşanma aşamasında olduğum eşimdir. ... de ...'nin üvey amcasıdır. Olay günü ...'nin çalışmış olduğu mağazaya giderek 6 yaşındaki çocuğumuzun bir sürede benim yanımda kalmasını isteyecektim. Mağazada müşteri vardı. Eşimin işini bölmek istemediğinden müşteri çıkana kadar bekledim. Bu sırada eşimin amcası ... mağazaya geldi ve bana bir şey söylemeden ensemden tutarak mağaza dışına çıkardı. Kafamı tabelaya vurmak istedi ancak ben direndim. Yere düşünce de tekme ve tokatlarla beni dövdü. Ben 3 saat kadar hastanede müşahade altında kaldım. Eşimin amcası ... benim denetimli serbestlik altında olduğumu bilmektedir. Benim bu durumumdan faydalanıp denetimi kaldırıp ve ceza evine girmemi ve boşanma davasında da kullanmayı amaçlamaktadırlar. Sürekli beni takip ediyorlar. Beni tahrik edip denetimli serbestliğimi yakmak istiyorlar. Ben ...'den davacı ve şikayetçi değilim. Davaya katılma talebim de yoktur" şeklinde savunmada bulunmuştur.
4.Katılan ... Savunmasında:" Üzerime atılı suçlamalardan tehdit suçunu kesinlikle kabul etmiyorum. ... ... benim yeğenim olur. ... de boşanma aşamasında olan eşidir. ... ... ile eşi arasında uzun süredir anlaşmazlık bulunmakta ve fiilen ayrı yaşamaktadırlar. Zaman zaman da yeğenim ... ...'a yönelik hakaret ve tehditleri oluyordu. ...'in kafasında tahtası eksiktir. Kendisinin yeğenime zarar vereceğini düşündüğümüz için biz de korkuyorduk. Olay günü de bir adres almak için yeğenimin çalıştığı mağazaya gittiğimde ...'in , ... ...'u köşeye çekerek sıkıştırdığını gördüm. Ne konuştukları hakkında da bir bilgim yoktur. Ancak ...'e seni bir daha yeğenimin yanında görmeyeceğim dedim. ... de bana sen kim oluyorsun sen ne karışıyorsun diye sözler söyledi. Birlikte dükkan dışına çıktık. Burada ben de gerekeni yaptım. Gerekenden kastım ...'i hafifçe itekledim. Bu sırada çevredekiler bizi araladı. ... bana vurmaya çalışmadı. Ben de ...'e tehdit de bulunmadım. Sadece ...'i itekledim orada bulunan tabelaya çarptı dedi. Olay nedeniyle şikayetçiyim. Davaya katılma talebim vardır. Az önce söylemeyi unuttum. Sorunuzu da yanlış anladım. Mağaza da ... bana Siktir git diye hakarette bulundu. Yine mağaza dışında da erkeksen vur, vurursan soyunu kuruturum şeklinde eylemlerde bulundu "şeklinde savunma ve beyanlarda bulunmuştur.
5. Tanık C.B ifadesinde "Ben ... ...'un çalştığı ... Giyimli iş yeri sahibiyim. ... iddianameye konu olayın öncesinde de arası sıra gelerek ... ...'u rahatsız etmekteydi. olay günü de dükkanda müşteriler olduğu halde ... geldi. ... ile konuşma başladılar. ... ...'un tedirgin olduğu her halinden belliydi. Bu sırada daha önceden tanıdığım ... ...'un amcası ... dükkana geldi. Aralarında bir konuşma geçti ancak ben ne konuştuklarını duymadım. Sonrasında ...'in kolundan tutarak dışarı çıktılar. Dışarı çıktıklarında da herhangi bir konuşma geçmeden kavga etmeye başladılar. Ben ve diğer esnaflar araya girdik. Bu esnada ancak ikisi de bir birine vurdu " diyerek açıklamalarda bulunmuştur.
IV. GEREKÇE
I-Sanık ... Hakkında Katılan ...'e Karşı Hakaret Suçundan Kurulan Mahkûmiyet Hükmüne Karşı Sanığın Temyiz İsteminin İncelenmesinde;
Katılan ..., tanık C.B'nin, ifadeleri dikkate alındığında sanığın mağdura yönelik hakaret içeren sözcükleri kullandığına ilişkin katılan ...'in beyanından başka delil bulunmadığı bu sebeple sanığın atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin, inandırıcı ve yeterli delil elde edilememesine rağmen sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.
II- Sanık Hakkında Katılan ...'ya Karşı Tehdit Suçundan Kurulan Hükme Yönelik Sanık Müdafiinin Temyiz Sebeplerinin İncelenmesinde;
Hükümlerden sonra 19.08.2020 gün ve 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 25.06.2020 gün ve 2020/16 Esas, 2020/33 Karar sayılı kararı ile, 04.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Kanunun 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanun'un 31 inci maddesiyle eklenen geçici 5 inci maddenin (d) bendinde yer alan “… kovuşturma evresine geçilmiş …” ibaresinin aynı bentte yer alan “… basit yargılama usulü …” yönünden Anayasaya aykırı görülerek iptaline karar verilmiş olması ve 5271 sayılı Kanun'un “Tanımlar” kenar başlıklı 2 nci maddesinin (f) bendinde kovuşturmanın “İddianamenin kabulüyle başlayıp, hükmün kesinleşmesine kadar geçen evreyi” ifade eder şeklinde tanımlanması karşısında, 7188 sayılı Kanun'un 24 üncü maddesiyle başlığı ile birlikte yeniden düzenlemeye konu edilen 5271 sayılı Kanun'un 251 inci maddesi uyarınca sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması nedeniyle hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
I-O yer Cumhuriyet Savcısının Temyiz İsteminin İncelenmesinde;
Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin, sanık ... hakkında katılan ...'e karşı tehdit suçundan kamu davası açıldığı halde hüküm kurulmadığına yönelik olduğu ancak temyize konu bir hüküm bulunmadığından konusu olmayan temyiz itirazının 1412 sayılı Kanunun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
II-Sanık Hakkında ...'e Karşı Hakaret Suçundan Kurulan Hükmün Temyiz İncelemesinde;
Gerekçe bölümünün (I) bendinde açıklanan nedenlerle Göksun Asliye Ceza Mahkemesinin, 26.01.2016 tarihli ve 2015/481 Esas, 2016/21 Karar sayılı kararında sanık müdafiinin temyiz isteği, gerekçe bölümününde açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliği ile BOZULMASINA,
III-Sanık Hakkında ...'ya Karşı Tehdit Suçundan Kurulan Hükmün Temyiz İncelemesinde;
Başkaca yönleri incelenmeyen Göksun Asliye Ceza Mahkemesinin, 26.01.2016 tarihli ve 2015/481 Esas, 2016/21 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği, gerekçe bölümününde açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliği ile BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,
27.09.2023 tarihinde karar verildi.
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!