Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGITAY 3. CEZA DAIRESI (KYB)


3. Ceza Dairesi 2011/12744 E., 2011/24831 K.

3. Ceza Dairesi 2011/12744 E., 2011/24831 K.
5252 SAYILI KANUNUN 4. MADDESİ KESİNLEŞMİŞ DAVALARDA UYARLAMADA ZAMANAŞIMI UYGULANMAZ
"İçtihat Metni"

Kasten yaralama suçundan sanık E... K... A...'ın,765 sayılı Türk Ceza Kanununun 456/2, 51/1. maddeleri gereğince 1 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Derinkuyu Asliye Ceza Mahkemesinin 06.11.2002 tarihli ve 2002/28 esas, 2002/49 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun lehe hükümlerinin uygulanması talebi üzerine,anılan kanunun lehe bir düzenleme getirmediğinden bahisle cezanın aynen infazına ilişkin aynı mahkemenin 20.06.2005 tarihli ve 2002/28 esas, 2002/49 sayılı kararının, Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 04.11.2009 tarihli ve 2009/16977 esas, 2009/19239 sayılı kararı ile bozulmasını müteakip, yeniden yapılan yargılama sonucunda dava zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle kamu davasının düşürülmesine dair Derinkuyu Asliye Ceza Mahkemesinin 25.11.2010 tarihli ve 2010/150 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığı'nın 20.06.2011 tarih ve 2011/8154-35128 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 28.06.2011 tarih ve 2011/238762 sayılı tebliğnamesiyle Dairemize gönderilmekle incelendi.

Mezkur ihbarnamede;

Derinkuyu Asliye Ceza Mahkemesince verilen 20.06.2005 tarihli ek kararın sanık tarafından 07.07.2005 havale tarihli dilekçe ile temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 3. Ceza Dairesince verilen 04.11.2009 tarihli ve 2009/16977 esas,2009/19239 sayılı bozma ilamında, incelenen kararın Derinkuyu Asliye Ceza Mahkemesinin 06.11.2002 tarihli ve 2002/28 esas, 2002/49 sayılı kararı olduğu belirtilmekte ise de, bozma ilamının 1 nolu bendinde yer alan gerekçe karşısında, Derinkuyu Asliye Ceza mahkemesinin 20.06.2005 tarihli ek kararının incelenerek bozma konusu yapıldığı anlaşılmakla,

5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında 4. maddesinde yer alan, "Kesin hükümle sonuçlanmış olan davalarda, sonradan yürürlüğe giren bir kanunla ilgili olarak lehe hükmün belirlenmesi ve uygulanması amacıyla yapılan yargılama bakımından dava zamanaşımına ilişkin hükümler uygulanmaz." şeklindeki düzenleme karşısında, Derinkuyu asliye Ceza Mahkemesinin 06.11.2002 tarihli ve 2002/28 esas, 2002/49 sayılı kararının kesinleşmesinden sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu uyarınca, lehe kanun değerlendirilmesi yapılarak bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK'nun 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.

Gereği görüşülüp düşünüldü:

Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünceler yerinde görüldüğünden Derinkuyu Asliye Ceza Mahkemesinin 25.11.2010 tarih ve 2010/1 esas, 2010/150 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK' nun 309. maddesi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

UYAP Entegrasyonu