Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2016/8762 E. , 2021/1341 K.
"İçtihat Metni" T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/8762
Karar No : 2021/1341
TEMYİZ EDEN (DAVALI) :… Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, Tasfiye Halinde … Gıda ve Tem. Mal. San ve Tic. Ltd. Şti.'nin sahte fatura kullandığından bahisle kanuni temsilci sıfatıyla re'sen tarh edilen 2010/5,6,8,10,11 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacıya fatura düzenleyen … Vergi Dairesi mükellefi … Gıda Üretim İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki tespitlerden düzenlediği faturaların sahte olduğu ortaya konulamadığından söz konusu faturalar nedeniyle yapılan tarhiyatlarda ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, sahte belge kullanımı yönünden incelenen davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporu ile davacının uyuşmazlık konusu tarhiyata neden olan sahte faturaları alarak defterlerine kaydettiği ve faturalarda yer alan katma değer vergilerini indirim konusu yaptığı hususlarının somut tespitlerle ortaya konulduğu, gerçek bir mal teslimi ve hizmet ifası olmaksızın katma değer vergisi indiriminden yararlanılmasının mümkün olmadığı, dolayısıyla yapılan cezalı tarhiyatlarda ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da zorunludur.
Sözü edilen mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının kanuni temsilcisi olduğu … Gıda ve Tem. Mal. San ve Tic. Ltd. Şti.'nin ihtilaflı dönemde fatura aldığı … Vergi Dairesi mükellefi … Gıda Üretim İth. İhr. San.ve Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nda; 31/07/2008 tarihinde su toptan ticareti ve belli bir mala tahsis edilmemiş mağazalarda gıda, içecek ve tütün toptan ticareti faaliyetinde bulunmak üzere mükellefiyet tesis ettirdiği, 19/10/2010 tarihinde re'sen terkin ettirildiği, 13/08/2008 tarihli işe başlama yoklamasında; iş yerinin 100m² olduğu, çalışan olmadığı, büro malzemeleri bulunduğu, 27/02/2009 tarihli yoklamada; 2 şube açtığı, dayanıklı tüketim malları ve ev tekstili, elektronik eşya satışı faaliyetinde bulunacağı, 20/03/2009 tarihinde yapılan yoklamada; ödevli kurumun adreste faal olduğu, 2 şubesinin de faaliyette olduğu, merkez ve şubelerde toplam 6 ücretli işçi çalışmakta olduğu, merkez işyerinde demirbaş olarak büro donanımı mevcut olduğu, 19/02/2010 tarihinde yapılan yoklamada; mükellefin adresinden yaklaşık 6 ay evvel ayrıldığı, yeni adresinin bilinmediği, işyerinin halen boş ve kapalı ve faaliyetsiz olduğu, 09/05/2011 tarihinde yapılan yoklamada ödevli kurumun adreste faal olmadığı, yaklaşık 2 sene önce faaliyetini terk ettiğinin beyan edildiği, aynı adreste başka bir mükellefin faaliyette olduğu, defter belge isteme yazısının şirket yetkilisinin adresinde bulunamadığından tebliğ edilemediği, 2008 yılına ilişkin Ba bildiriminde 17.629.492,00-TL mal/hizmet aldığını bildirmesine karşın Bs bildirimlerine göre de mükellef şirkete 12.651.750,00-TL tutarında mal/hizmet satıldığının bildirildiği, alım yaptığı firmaların bir çoğu hakkında vergi tekniği raporu bulunduğu, KDV matrahının 14.902.664,58-TL olduğu, mükellef kurum 2008 yılında çeşitli mükelleflere 14.902.664,00-TL tutarında mal/hizmet sattığını(Bs) bildirmesine karşın bu mükelleflerin Ba bildirimlerine göre mükellef şirketten 18.400.222,00-TL tutarında mal/hizmet alındığının bildirildiği, 2009 yılına ilişkin Ba bildiriminde 7.239.336,00-TL mal/hizmet aldığını bildirmesine karşın Bs bildirimlerine göre de mükellef şirkete 9.067.740,00-TL tutarında mal/hizmet satıldığının bildirildiği, alım yaptığı firmaların bir çoğu hakkında vergi tekniği raporu bulunduğu, KDV matrahının 11.013.825,92-TL olduğu, mükellef kurum 2009 yılında çeşitli mükelleflere 10.552.168,00-TL tutarında mal/hizmet sattığını(Bs) bildirmesine karşın bu mükelleflerin Ba bildirimlerine göre mükellef şirketten 9.509.682,00-TL tutarında mal/hizmet alındığının bildirildiği, aynı uyumsuzlukların mükellefin 2010 yıllına ilişkin Ba-Bs bildirimlerinde de bulunduğu, 112.829,03-TL vergi borcu bulunduğu, ortaklarının ortak ve yönetici oldukları firmaların büyük bir kısmı re'sen terk olduğu, bir kısmı hakkında ise sahte fatura düzenleme yönünden tespitler bulunduğu, 13/08/2008 tarihli işe başlama yoklamasında aynı adreste hakkında vergi tekniği raporu bulunan başka bir mükellefin de faaliyette olduğu belirtilerek raporun sonuç kısmında bu firmanın 2008, 2009, 2010 ve 2011 yıllarında düzenlediği faturaların sahte olduğu sonucuna varıldığı tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda belirtilen tespitlerin bütün halinde değerlendirilmesinden, adı geçen mükellefin işyerinde emtia veya iş hacmini gerçekleştirecek düzeyde aktif varlığı ve herhangi bir ticari varlığa rastlanmadığı, Ba-Bs analizinde tutarsızlıklar olduğu, beyan edilen katma değer vergisi matrahı tutarıyla anılan mükelleflerden alışların uyumlu olmadığı, mükellefin alışlarının büyük bir kısmının hakkında sahte fatura düzenlemekten dolayı vergi tekniği raporu bulunan mükelleflerden yapıldığı, sahte fatura ile belgelendirdiği alışlarının oranının çok yüksek olduğu, ihtilaflı yıldan itibaren yapılan yoklamalarda adreste bulunmadığı, yüksek tutarlı matrah beyan etmesine rağmen bununla uyumlu iş hacmine sahip olmadığı hususları dikkate alındığında adı geçen mükellef tarafından davacı şirkete düzenlenen ihtilaf konusu faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna varılmış olup, Mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Öte yandan Mahkemece yeniden yapılacak olan yargılamada ulaşılacak hukuki sonuca göre kesilen özel usulsüzlük cezası hakkında yeniden bir karar verileceği de tabiidir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 02/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!