Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2016/7678 E. , 2021/328 K.
"İçtihat Metni" T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/7678
Karar No : 2021/328
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Vergi Dairesi Başkanlığı
(…Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:.., K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, ikrazatçılık faaliyetinde bulunduğundan bahisle re'sen tesis edilen mükellefiyet işleminin iptali ve re'sen tarh edilen 2008 yılı gelir vergisi, 2008/1-3,4-6,7-9,10-12 dönemleri geçici vergiler ile kesilen tek kat vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; vergilendirme işlemi yapılırken kanuna uygun olarak biçimlendirilen muamelelerin biçimselliğinin ötesine geçilerek taraflar arasında oluşan maddi ve hukuki ilişkinin mahiyetinin araştırılması gerektiği, yerleşik Danıştay kararlarında, aralarında yakın akrabalık veya sıkı iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında önemli miktarda paranın karşılıksız alınıp verilemeyeceği belirtilerek, ivaz karşılığında bir kimsenin bir yılda birden fazla kişiye yada bir yılda bir kişiye birden fazla veya birden fazla yılda bir kişiye borç para verdiğinin somut bilgi ve belgelerle tereddüte yer vermeyecek şekilde ortaya konulması halinde ikrazatçılık işinin mutad meslek haline getirildiğinin kabul edildiği, buna göre, sadece vergi denetmenince Marmara Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı'nın … tarih ve … sayılı yazısında geçen, Yenibosna Vergi Dairesinin mükellefi … isimli şahsın banka hesaplarında yoğun para hareketleri olması esas alınarak davacının borç para verme işini mutad meslek haline getirdiğinin kabulü edilmesinin mümkün olmadığı, davalı idare tarafından da bunun aksini kanıtlayacak yönde; banka hesaplarında yoğun para hareketleri olan şahsın veya olayla ilişkili kimsenin ifadesinin alınması, buna dair herhangi bir rapor düzenlenmesi, bu durumu açıklığa kavuşturacak banka hareketlerinin veyahut davacının gelir elde ettiğine yönelik bir bilgi veya belgenin dava dosyasına sunulamamış olması karşısında, bu yönde bir faaliyeti dolayısıyla faiz geliri elde ettiği ileri sürülerek tesis edilen mükellefiyet kaydına ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı, dava konusu cezalı tarhiyatlara gelince; davacı adına 01/01/2008 tarihi itibarıyla tesis edilen mükellefiyet tesisi işleminin yukarıda belirtilen gerekçeyle dayanağının bulunmaması karşısında bu işleme dayanılarak yapılan re'sen takdire sevk işleminde ve takdir komisyonunca hukuken geçerli somut bilgi ve belge olmaksızın takdir edilen matrahlar üzerinden yapılan dava konusu cezalı tarhiyatlarda da hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacının 2008 yılı hesap ve işlemlerinin incelenmesi üzerine … isimli şahsın banka hesaplarında yoğun para hareketlerine rastlanıldığı, davacının borç verme işini mutat meslek haline getirdiği ve bu işten faiz geliri elde ettiğinin tespit edildiği, bu tespitlerden hareketle mükellefiyet işlemi tesis edildiği, takdire sevk işleminde ve düzenlenen ihbarnamelerde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/01/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3. maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, vergiyi doğuran olayla ilgisi açık ve tabii bulunmayan ifadelerin ispatlama vasıtası olarak kullanılamayacağı, iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfetinin bunu iddia eden tarafa ait olacağı, 30. maddesinde, re'sen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanunî ölçülere dayanılarak tespitine imkân bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması olduğu, 74. maddesinde, yetkili makamlar tarafından istenilen matrah ve servet takdirlerini yapmanın takdir komisyonunun görevi olduğu, 75. maddesinde de, takdir komisyonlarının inceleme yetkisine haiz oldukları belirtilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; Vergi Denetim Kurulu Marmara Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığının görevlendirme yazıları ile Yenibosna Vergi Dairesi mükellefi … isimli kişinin banka hesaplarında gerçekleşen yoğun para hareketleri konusunda 2008 ve 2009 yılları için araştırma ve inceleme yapılmasının istenildiği, davacının adı geçen mükellefe para transferlerinin olduğunun tespit edildiğinden hareketle davacı adına vergi mükellefiyeti tesis edilerek takdir komisyonuna sevkinin sağlandığı, öte yandan davacı hakkında 2009 takvim yılı hesap ve işlemlerinin gelir vergisi yönünden incelenmesi neticesinde vergi inceleme raporu düzenlendiği, 2009 yılına ilişkin vergi inceleme raporunda yer alan tespitlere paralel olarak 2008 yılı banka hareketleri gözetilerek takdir komisyonunca mükellef dosyasının tetkiki ile haricen yapılan araştırmalar neticesinde belge düzenlenmediğinden bahisle dönem matrahının 159.576,80 TL olarak takdir edildiği anlaşılmaktadır.
Olayda, takdir komisyonunun Kanunun verdiği görev ve yetki çerçevesinde karar verdiği, tespit edilen hususların aksinin ispatının ise 213 sayılı Kanun'un 3. maddesi dikkate alındığında davacıya ait olduğu, ancak davacı tarafından aksini iddia edecek bilgi ve belgelerin dosyaya sunulmadığı anlaşıldığından dava konusu cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmış olup temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!