Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGITAY 21. HUKUK DAIRESI


21. Hukuk Dairesi 2004/12150 E., 2005/1146 K.

21. Hukuk Dairesi 2004/12150 E., 2005/1146 K.
İSTİHKAK DAVASI

2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 96 ]
2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 97 ]
"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda Yerel Mahkemece verilen kararın kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığı'nın yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmesi üzerine Tetkik Hakimi B. Mustafa Şimşek tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

KARAR

Davacı 3. kişi tarafından İİK.'nun 96 v.d. maddelerine dayalı olarak istihkak davası açıldığı, mahkemece davanın kabulü ile birlikte davacı yararına İİK.'nun 97/15. maddesi gereğince %40 oranında tazminata karar verildiği, davalı alacaklının temyiz talebinin ise hükmün kesin olduğundan bahisle Dairemizce red edildiği anlaşılmaktadır.

İİK.'nun 97/15. maddesi gereğince 3. kişi yararına tazminata hükmolunması için, 3. kişinin davasının kabulü yanında, olayda istihkak iddiasına karşı itiraz eden alacaklı ya da borçlunun kötü niyetinin gerçekleşmesi zorunlu olup ayrıca 3. kişinin tazminat talebinde bulunmasına gerek yoktur. Buradaki kötü niyetten maksat haciz sırasında mahcuzun davacıya ait olduğu alacaklı tarafından bilindiği halde, alacaklının haciz uygulanmasını icra memurundan istemesidir. Kural olarak alacaklı, 3. kişi ile borçlu arasındaki işlemlere yabancı sayıldığından istihkak iddiasına itirazı olağan kabul edilir.

Somut olayda, borçlunun haciz yapılan adreste oturduğu aynı binada yapılan soruşturma ile belirlenerek haciz tutanağına geçirildiği gibi, haciz mahallinde borçluya ait evlilik cüzdanı, makbuzlar v.s. evrak bulunmuş olup, mahcuzların davacı 3. kişinin mülkiyetinde olduğu ancak delillerin toplanmasından sonra saptanabilmiştir. Böyle bir ortamda alacaklının İİK.'nun 97/a maddesine göre istihkak iddiasının ispat edilmesini istemesi ve beklemesi yasal ve doğal hakkıdır. Öyleyse davalı alacaklının kötü niyet tazminatıyla sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırıdır.

Kabul ve uygulamaya göre de; İİK.'nun 97/15. maddesinde %15'den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmolunacağı düzenlenmiş olup mahkemece yasal gerekçeleri yazılmadan alt sınırdan ayrılınarak %40 oranında tazminata karar verilmesi de isabetsizdir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.'nun 427/6. maddesi gereğince sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına BOZULMASINA, 15/2/2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

UYAP Entegrasyonu