WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGITAY 10. HUKUK DAIRESI

10. Hukuk Dairesi         2023/2623 E.  ,  2023/3012 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1964 E., 2022/2444 K.
KARAR : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 3. İş Mahkemesi
SAYISI : 2020/45 E., 2022/234 K.

Taraflar arasındaki hizmet tespiti ve prime esas ücretin tespiti davasından yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince hizmet tespiti yönünden davanın hukuki menfaat yokluğundan reddine, prime esas kazanç tespiti yönünden ise kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı şirket ve Kurum vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı şirketin başvurusunun ek kararla süreden reddine, davalı Kurumun başvurusunun esastan reddine, karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle,davacının davalı şirket nezdinde 12.05.2015 ile 30.04.2017 tarihleri arasında çalıştığını, davalı şirketin müvekkilinin işten çıkışını 24.10.2016 tarihinde verdiğini, davacı müvekkilinin banka hesap dökümü incelendiğinde davalı işveren tarafından Ekim-Kasım-Aralık 2016, Ocak, Şubat, Mart, Nisan 2017 ücretlerinin davacı müvekkilinin banka hesabına ödendiğini, müvekkilinin SGK kapsamında hak kaybının bulunduğunu ifade ederek, davacı müvekkilinin davalı şirket nezdinde eksik bildirilen çalışmaların ve prime esas kazançlarının tespitini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkilinin davacı işçinin kendi isteği üzerine 24.10.2016 tarihinde işten çıkışını yaptığını, iki gün sonra GDP kapsamında 26.10.2016 tarihinde tekrar işe girişinin yapıldığını ve 30.04.2017 tarihine kadar davalı müvekkili nezdinde sigortalı olarak çalışmaya devam ettiğini, davacı işçinin SGK kapsamında bir hak kaybına uğramadığını, davacının davalı müvekkiline 31.12.2016 vade tarihli 293.955,55 TL borcu bulunduğunu, yasal takip başlatmalarına rağmen davacı işçinin borcunu ödemeye yanaşmadığını ifade ettiğini, mahkemeden davacının haksız ve kötü niyetli davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2. Fer'i müdahil Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı kurum kayıtlarında yapılan incelemede davacı işçinin diğer davalı yanında çalıştığını iddia ettiğini, davacının iddia ettiği tarihler arasında çalışmasını gösterir yazılı belgenin ibrazının zorunlu olduğunu, davacının çalışmasını iddia ettiği tarihlere göre zaman aşımı süresi geçmiş olup, bu itibarla zarnan aşımı itirazları doğrultusunda hak düşürücü sürenin göz önüne alınarak davanın reddini talep ettiklerini, davanın açılmasına sebebiyet vermeyen müvekkili kurum aleyhine yargılama gider ve masrafları ile vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini ifade ederek davanın reddine karar verilesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı ile davacının 12.05.2015-30.04.2017 tarihleri arasında davalı işyerinde kesintisiz olarak çalıştığı, çalıştığı hizmet sürelerinin kuruma tam olarak bildirildiği, prime esas kazanç tespiti talebi yönünden kuruma müracaat edilerek dava şartının yerine getirilmiş olduğunun anlaşıldığı, davacı tarafın ücretler konusunda elden ödendiği iddiasının bulunmadığı, bankadan ödenen tutarlar dikkate alındığında, davalı işveren tarafından kuruma bildirilen prime esas kazançlar dışında 2016 yılı Kasım ve Aralık ayları için 6.906,89 + 7.846,49=14.753,38 TL, 2017 Ocak ve Şubat ayları için 222,56+250,69= 473,25 TL fark prime esas kazanç daha olduğunun bilirkişi raporundan anlaşıldığı, davacının çalıştığı diğer hizmet dönemleri için prime esas kazanç bildirimlerinin gerçek ücret üzerinden yapıldığı, davacı taraf 24.10.2016-30.04.2017 dönemine yönelik hizmet tespiti talep etmiş ise de ilgili dönemin kurum kayıtlarında eksiksiz olarak bildirildiği anlaşılmakla, davacının hizmet tespiti talebinin hukuki menfaat yokluğundan reddine, prime esas kazanç tespiti yönünden; davacının, davalı işyerinde kuruma bildirilen prime esas kazancı dışında SGK tavanını aşmamak üzere 2016 yılı Kasım, Aralık aylarında toplam 14.753,38 TL brüt ücretle, 2017 yılı Ocak ve Şubat aylarında toplam 473,25 TL brüt ücretle daha çalıştığının tespitine, kurum kayıtlarının bu şekilde düzeltilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı şirket ve Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı ... istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen 29.08.2022 tarihli ek kararın yerinde olmadığını, mahkemece verilen kararın SGK tarafından istinaf edildiğini ve istinaf incelemesi neticesinde verilecek kararın müvekkili şirketi de etkileyecek nitelikte olduğu hususunun göz önünde bulundurulmasını, davacının tüm maaş ödemelerinin yapıldığını, SGK kapsamında herhangi bir hak kaybı bulunmadığını, kuruma başvuru zorunluluğunun davacı tarafça yerine getirilmediğini, eksik araştırma ve inceleme sonucu karar verildiğini, davacı taleplerinin hak düşürücü süre ve zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Fer'i müdahil vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava şartı yokluğu nedeni ile işbu davanın reddi gerekir iken kısmen kabulü cihetine gidilmesi hatalı olduğunu, 25.10.2017 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanun'un 4/1 inci maddesi ile “31.05.2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile diğer sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talepleri hariç olmak üzere, dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumuna başvurulması zorunlu olduğunu, davacının öncelikle dava konusu PEK tespiti talebi hususunda müvekkil kuruma müracaat etmesi zorunlu olduğunu, yasa gereği kuruma dava açılabilmesi için davacının böyle bir müracaatı ve bu müracaatın reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması gerektiğini, hal böyle iken ve davacının dava dilekçesinde de belirttiği üzere müvekkil kuruma belirtilen mevzuata uygun olarak yapılmış bir müracaat söz konusu değil iken yerel Mahkemece işbu davanın kabulü cihetine gidilmesi nedeni ile bu itibarla açılan işbu davanın reddi gerektiğini, belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacıya yapılan maaş ödemelerine ilişkin banka kayıtları ile kuruma bildirilen prime esas kazanç miktarları üzerinde yapılan karşılaştırmalar ile sonuca gidildiği, banka kayıtlarında ödenen maaşlar nazara alındığında eksik ödemelerin bulunduğu aylar yönünden prime esas kazancın tespit edildiği, kurum feri müdahil olmakla lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin yerinde olduğu, davalı şirket vekilinin gerekçeli karara karşı 18.07.2022 tarihinde istinaf talebinde bulunduğu, yerel mahkemece 19.07.2022 tarihli muhtıra ile istinaf harç-masraf tamamlattırılması için davalı şirket vekiline tebligat gönderildiği, davalı şirket vekili tarafından süresinde eksik istinaf harcı yatırılmadığından istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına 29.08.2022 tarihinde karar verildiği, ilk derece mahkemesi tarafından çıkarılan muhtıranın usulüne uygun olduğu, davalı şirket tarafından süresi içinde eksik harçların tamamlanmadığı anlaşılmakla tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, İlk Derece Mahkemesi hakiminin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitleri ile karar gerekçesine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, HMK’nın 355 nci maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, fer'i müdahil vekilinin ve davalı şirket vekilinin yerinde görülmeyen tüm istinaf nedenlerine ilişkin istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1-b.1 nci maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak fer'i müdahilin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1 nci maddesi uyarınca esastan reddine, davalı şirket vekilinin ek karara yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b-1 nci maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde fer'i müdahil Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Fer'i Müdahil Kurum vekili temyiz dilekçesinde; istinaf gerekçelerini tekrarlamıştır.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hizmet tespiti ve prime esas ücretin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 5510 sayılı Kanun'un 86/9 uncu maddesi 5510 sayılı Kanun'un 80 inci madde hükümleridir.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup feri müdahil Kurum vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz harcının ilgilisinden alınmasına, 22.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

UYAP Entegrasyonu